Bu İdare Hukukunu Ne Yapacağız?

BU İDARE HUKUKUNU NE YAPACAĞIZ? Metin Kaya

İdare hukuku dersi ne yazık ki hukuk fakültelerinin en sevilmeyen dersleri arasında yer almaktadır. Hakimlik gruplarına başladığım andan itibaren adeta film repliğiymişçesine sıkça şunları duyuyorum “hocam idare hukuku konusunda hiçbir bilgim yok.”, “hocam idare hukukunu hiç yapamıyorum”, hocam idare hukukunu hiç sevmiyorum”

Peki ne yapacağız bu idare hukukunu?

Standart sapmanın önemli olduğu hakimlik sınavında her dersin ayrı bir önemi oluyor. Ancak idare hukuku ile ticaret hukuku derslerinin daha ayrı bir önemi oluyor. Bu iki ders öğrenciler tarafından en çabuk elenen dersler oluyor. Böyle olunca da haliyle standart sapması yüksek dersler oluyor. 

Şuna da özellikle dikkat edilmelidir ki; hakimlik benzeri kariyer sınavlarında başarının sırrı sevilmeyen derse daha çok çalışmaktır. Unutmayalım ki ortalama her dersten altı veya yedi tane soru gelmektedir. Çok sevdiğiniz bir dersi dönem boyu çalışsanız bile bu sınav için size katkısı altı veya yedi soruluk katkıdır.

Hülasa idare hukuku dersini bırakmayacağız yoğun emek harcayacağız. Doğru sayısının zaman içinde arttığını hep birlikte göreceğiz.

BU DERS NASIL ÇALIŞILIR?

Ezber bir ders olduğu fikrinden hızlıca kurtulmalısınız.

Bu fikir dersi sonraya bırakmaya neden oluyor. Unutulacağı fikri ile hareket eden öğrenciler en son çalışılacak ders olarak planlama yapıyor. Bunun sonucu ise kafa karışıklığı oluyor. Konu hacmi bakımından geniş olan bir dersi sınava az bir zaman kala çalışmak bilgilerin tam olarak zihne yerleşmemesi nedeniyle çoktan seçmeli sınavlarda yanlış yapma ihtimalini artırıyor. İdare hukuku zamana yayılarak çalışılması gerekip sürekli tekrarlarla desteklenmesi gereken bir derstir.

Dersi bitirmeye değil öğrenmeye odaklanmalısınız.

Hakimlik sınavına hazırlanan öğrencilerin en büyük yanılgısı dersin bittiğini zannetmesidir. Bitirme odaklı çalışma öğrenciyi kitabı bitirmeye yönelttiği için aslında içindeki birçok detayın atlanmasına neden olmaktadır. Her bir konuyu anlamaya yönelik çalışma planlanmalıdır. Unutmayın ki çalıştığınız bir ders ancak sınavın bittiği akşam biter. Bu nedenle sınava kadar hep öğrenme hedefiyle hareket edilmelidir. Yeni başlayanların bölümlere ayırarak çalışması verimi artırmaktadır. Mutlaka bölüm sonlarında aklınızda ne kaldığını ölçecek bir takım yöntemler geliştirin. (sesli anlatım, en can alıcı noktalarına ilişkin özet vs..) Kendinize ufak sorular sorarak sınamalısınız. En büyük yanlış ilk öğrenme süreci atlatıldıktan sonra konunun öğrenildiğinin zannedilmesidir. İlk öğrendiğimiz bilgi kısa süreli hafızaya atılan bilgidir. İnsan zihni ilk öğrendiği bilginin % 80’nini bir hafta içinde unutmaktadır. Bilginin kısa süreli hafızadan uzun süreli hafızaya atılması süreç içinde oluyor. Uzun süreli hafızaya atmanın sırrı ise istikrar. Unutmayalım ki bir sınava hazırlık süreci aynı zamanda iyi tekrar etme sanatıdır.

Hakimlik sınavına uygun kaynakla çalışmalısınız.

Sınava hazırlık sürecinde ortaya çıkan en büyük yanlışlardan biri de doğru kaynak seçimidir. Bazı öğrenciler daha şabloncu, hap bilgiyle sınava çalışmaya düşünmektedir. Bazı öğrencilerde fakültede ki ders kitabından sınava hazırlanmaya çalışmaktadır. İki yolda yanlıştır. Kısa özet notlar belirli süzgeçten süzülerek hazırlandığı için yeterli olmazlar. Özellikle muhakeme edici sorulara bu tür notlar çözüm olmazlar. Uzun ders kitapları ise fazlaca doktriner tartışma ve yargı kararlarına yer verdiği için konunun özünün kavranmasında sorun yaratıyor. Öğrenciler çalışmanın bir aşamasında konun bütününden kopuyor. İmtiyaz ders notları serisinde tam olarak bu iki biçimin arasında bir format belirledik. Yüzeysel olmayan ama aynı zamanda öğrenciyi de boğmayan nitelikte bir seri hazırladık.

Sadece konu çalışmak soru tarzlarının görülmemesi nedeniyle konunun bilinmesine rağmen soruların yanlış yapılmasına neden olabiliyor. Sadece soru çözmekte ezbere neden oluyor. İkisinin bir arada yürütülmesi gerekmektedir. Ayrıca sınav sadece çıkmış sorular çözerek kazanılmaz. Mutlaka özgün soru çözüp her konuya ilişkin hakimiyetinizi güçlendirmelisiniz.

Ders çalışmayı ertelememelisiniz.

Özellikle uzaktan eğitim ile sınava hazırlanan öğrenciler kaydedildiği için sonra izlerim kolaycılığına kapılıyorlar. Bir dersi offline izlemek dünyanın en zulüm işidir bilesiniz. En az 4 sezonluk idare hukuku dizisini sonradan izlemek emin olun hiç çekici gelmiyor. Canlı derslere aktif katılım sağlanmalıdır. Eğer katılım sağlanmıyorsa da biriktirmeden hızlıca bitirilmelidir. Ayrıca hızlandırarak izlemeyelim. Unutmayın ki hocanın bir derste 45 dakika söylediği her bir cümlenin sınavda çıkma ihtimali vardır. Hızlandırarak izlenmesi halinde konunun nüansları gözden kaçmış oluyor. Sadece vicdanen rahatlamaya neden oluyor. Teorik olarak öğrenci panelinizi açtığınızda sadece “İZLENDİ” butonunu görüyorsunuz o da sizi ancak sınava kadar mutlu edebilir.

Yüz yüze ders alan öğrencilerde ders bittikten sonra hemen o dersi bitirmeye odaklanmalıdır. Eğer sonraya ertelenirse o dersin tadı kaçar.

Burada belirttiğim birkaç hususa sınava hazırlık sürecinde hem idare hukuku özelinde hem de tüm dersler genelinde dikkat edilmelidir.